ÖLMÜŞ BİRİ İÇİN KURBAN KESİLEBİLİR Mİ?

ÖLMÜŞ BİRİ İÇİN KURBAN KESİLEBİLİR Mİ?

ÖLMÜŞ BİRİ İÇİN KURBAN KESİLEBİLİR Mİ?

Soru: Bayram günü, bundan altı ay kadar önce vefat etmiş olan babam için kurban kesebilirmiyim hocam?

Cevap: Kurban, Allah rızası için kesilir ama sevabı ölmüş olanlara da hediye edilebilir.

Nisap miktarı mala sahipseniz, bayram günlerinde kurban kesmek üzerinize vacip olan bir borç demektir.
Önce siz, Allah'a borçlu iken, üzerinde kurban kesme mesuliyeti olmayan babanızın adına kurban kesemezsiniz, kendi adınıza kesmek ve borcunuzu kapatmak zorundasınız.
 
Bu kestiğinizi kurbanın sevabını, merhum babanızın ve tüm atalarınızın ruhuna hediye edebilirsiniz.
 
Bunun yanında, eğer babanız vefat etmeden önce benim adıma kurban bayramında bir kurban kes diye vasiyette bulunduysa, bu adak olmuş demektir. Bu kurbanı babanızın adına kesersiniz ve sevabını onun amel defterine hediye edersiniz. Bu kesilen hayvan, adak kurbanı mesabesinde olduğu için, etinden siz ve aileniz yiyemezsiniz.
Ancak, kendi adınıza kestiğiniz kurbanın etinden yiyebilirsiniz.
 
Konu hakkında, Allâme İbni Abidin şöyle der:
 
“Kendi parasıyla alıp sevabını ölmüş bir yakınına veya herhangi bir mümin kardeşine bağışlamak üzere bayram günlerinde veya sair günlerde kurban kesebilir. Kişi, kestiği bu kurbanın etinden kendisi yiyebildiği gibi, başkalarına da verebilir. Zira kendi kurbanı gibi hüküm alır, sevabı da bağışlanana gider.
Fakat bir kimse vefat eden kişinin, irtihalinden önceki emri ile vasiyeti ile onun adına keseceği kurbanın etinden yiyemez. Zira bu, adak hükmündedir, kesen ve yakını yiyemez. Bunu tam olarak tasadduk etmesi gerekir.” (İbn-i Abidin, Redd’ül-Muhtar)
 
Konuya delil alınan bir hadisi şerif de şöyledir:
 
Hz. Ali (radiyallahü anh), Peygamber’in (aleyhisselatü vesselam) ahirete göç etmesinden sonra Kurban Bayramı’nda iki tane kurban kesti. Bunu gören Haneş (radiyallahü anh), bu ikinci kurban nedir diye sordu. Hz. Ali:
“Resulullah (aleyhisselatü vesselam), vefatından sonra bana, kendisi için kurban kesmemi vasiyet etmişti; işte ben onu kesiyorum” cevabını verdi. (Tirmizî, Ahmed Bin Hanbel, Sünen-i Ebu Dâvud)