Peygamber mi, Postacı mı?

Peygamber mi, Postacı mı?

Peygamber mi, Postacı mı?

'O sadece bir postacıydı. Mektubu bıraktı ve gitti(!)' dediler Peygamberime…
 
Oysa bir postacı, mektubun içinde ne yazdığını bilmez ve mektubu vereni tanımaz.
Bu nasıl Peygamber, Kur’an’ın içini bilmiyor ve onu indiren Allah'ı tanımıyor(!)?
 
"De ki, ben de sizin gibi bir beşerim..." ayetine başlıyor ama gerisini okumuyor Bektâşî gibi. "Bana sizin ilâhınızın tek bir ilâh olduğu vahyolunuyor..." cümlesi, sıradan bir postacının cümlesi mi? (Kehf 110)
 
Madem vahiy almak normal bir şey, sen Allah'tan kaç tane vahiy aldın? Kaç mucizen görüldü? Sıradan insanın yapabileceği iş mi bu!
Ne mucizen var? Ayı mı böldün?
Yoo, yoo! Hemen heyecanlanma! O duyduğun ses, bilgisayarından gelen ışın kılıcı sesi! Sen, işaretle bir kağıdı bile bölemezsin!
 
Bir gece de Kudüs'e mi uçtun yoksa?
Yok, sen başka bir şeyle uçmuşsun belli! Hayır!
 
O gördüğünü sandığın vizyon, Uzay yolundaki ışınlanma sahnesiydi...
 
Dur şimdi, olayı zeka seviyene indireyim;
 
Kimya ilminde kömür de bir taştır, elmas ta bir taştır, yakut ta bir taştır. Şimdi, sana göre bu üç taş eşit mi?
Bir gram yakutla bin ton kömür alırsın; git kuyumcuya sor!
Övgüler ve selam üstüne olsun, Allah'ın Peygamberi, insanların içinde, kömürler içindeki yakut gibidir.
 
Sen, 'Doğan görünümlü şahin de araba, BMW de araba!' diyorsun. Yahu, bu ikisi aynı olur mu? Hiç mi bi galericiye yolun düşmedi?
"Bilmiyorsanız, ilim ehline sorun!" der Kur'an. Kibir yapma, sor, öğren!  
 
'Sabri de futbolcu, Alex de futbolcu. Bence eşit(!)' diyorsun.
Tövbe tövbee! Sinirlenmeye başlıyorum; bu bahsi kapatalım.
 
"Allah'a ve Resûl'üne itaat edin ki rahmete kavuşturulasınız." diyor göklerin sahibi. (Âli İmran 132)
 
Rahmete kavuşmanın yolu, O'na itaatten geçiyor, görüyorsun.
İsminin yanına o güzel insanın ismini koymuş, bak; sen yoksun!
Senin hakkında böyle bir âyet mi indi ki 'sıradan bir insandır!' diyebiliyorsun.
 
"Bu ne biçim peygamber; (bizler gibi) yemek yiyor, çarşılarda dolaşıyor!" diyen kömür gönüllü müşriklere meylettin sen! (Furkan 7)
 
Allah seni bu küçümseme hastalığından kurtarsın...  
 
“Ben ilk diriltilecek ve ardından cennet elbiselerinden bir elbise giydirilecek olan kimseyim. Sonra arşın sağında duracağım. Yaratılmışlar içerisinde, bu makamda benden başka duracak kimse yoktur.” buyuran bir Peygamberin büyüklüğünü kabul etmezsen, yanarsın! (Tirmizî)      

İlgili Video: