Nefs ve Şeytan - Zombiyle Vampir
Nefs ve Şeytan (Zombiyle Vampir)
Nefs, zombi gibidir. Aklı yoktur, sadece ister.
Plan ya da strateji yapamaz. Yalnız yakalamak, parçalamak ve yemek ister.
Alışkanlıklarının kölesidir. Kendine hakim olamaz, et yemekle de tatmin olmaz.
Ateşin odunu istemesi gibi, hep daha fazlasını ister...
Dostu şeytan olduğu için, "...Şeytan kimin arkadaşı olursa, o ne kötü arkadaştır!" (Nisa 38)
Şeytansa vampir gibidir. Hızlı hareket eder, hızlı düşünür.
Herşeyi bir plan ve stratejiyle yapar. Zekîdir, kafası çok çalışır.
Her zaman soldan gelmez, sağdan ve önden de gelir; "Sonra onların gâh önlerinden..., gâh sağlarından sokulacağım, vesvese verip pusu kuracağım..." âyetinin işaretiyle, bazen sağ yanımızdan gelip iyiliği emreder gibi yapar. (A'raf 17)
Aslında bu, bir iki hamle sonrası için kurduğu tuzağın yumuşak davetidir. "Ve (Şeytan) o ikisine: 'Elbette ben size öğüt verenlerdenim.' diye de yemin etti." haberindeki öğüt verme işi, size iyilik yapıyorum rolüyle şeytanın sağdan yaklaşması demektir. (A'raf 21)
O sinsi düşman, nefsi harekete geçiren ve saldırı emrini veren bir üstâd, bir efendi gibidir... "...Şeytanlar dostlarına, sizinle mücadele etmeleri için telkinde bulunurlar..." âyetinde geçen şeytanın dostlarından birisi de nefstir. (En'am 121)
Bize sordular: 'Hocam, şeytanla nasıl savaşalım?'
Biz dedik ki, 'Onunla savaşmayın, kaçın!'
Sesini duyduğunuz, gölgesini gördüğünüz her andan kaçın!
İmanın onda onu kaçmaktır. "Fe firrû ilallah..." buyurdu Kur'an. "Öyleyse Allah'a kaçın!..." (Zâriyât 50)
Çünkü, onunla asla mücadele edemezsiniz...
Bunun dört sebebi vardır:
1) O sizi görüyor, ama siz onu göremiyorsunuz.
Göremediğiniz birisiyle dövüşemezsiniz. Şeytanla yapacağınız bu dövüş, Çin filmlerinde gözüne bez bağlamış olan bir dövüş ustasının yaptığı dövüşe benzemez. O hayâlidir, bu ise gerçek! İki futbol takımı maç yapıyor. Barcelona ile cinler. Biri insan takımı (Messi hariç! Onun hakkında şüphelerim var!), diğeri cinler takımı. Biri görünüyor, diğeri görünmüyor. Kim kazanır?
2) O hiç uyumuyor, ama siz uyuyorsunuz.
Gece gündüz sizi bitirmek ve ateşe götürmek için plan yapıyor. Sizi sizden daha iyi gözlemlemiş ve daha iyi tanıyor. Tamamen size odaklanmış ve başka bir işi yok, zamanı bol. Her an ayağınıza bir çelme takmak için fırsat kolluyor. "...Yemin ederim ki, ben de onlar(ı saptırmak) için senin doğru yolunun üstüne oturacağım." sözü, kinle söylenmiş bir sözdür. (A'raf 16)
3) O şeytan, atası İblis'ten insanı aldatmanın ilimlerini öğrenmiştir. Bu konuda yıllar süren uygulamalı bir eğitim almıştır. Ama, siz bu şeytanı kandırmanın eğitimini almadınız. 30 yıl Tekvando eğitimi almış bi adamla trafikte dalaştın. Laf düellosu yaptığın adama dikkatlice baktın ki, reklamlarda gördüğün Tekvando hocası.
Ne yaparsın?
Güler yüz gösterip geri adım atmanı, yani yine kaçmanı tavsiye ederim!
4) Onun kaybedeceği hiçbirşey yok, ama senin kaybedeceğin çok şey var. (İman)
Mürekkep kurudu, kalem kırıldı. O şansını (fırsatını) kaybetti. Tövbesiz ve imansız öleceği kesindir.
Aids oldu ve tüm insanların Aids olmasını istedi. Kanser oldu, herkesin ölmesini istedi...
"(Allah buyurdu): Hemen çık oradan, artık sen kovuldun! Ve elbette lânetim, ceza gününe kadar senin üzerindedir." (Sa'd 77-78)
Kaç kardeşim, sen kaç!
Kabadayılık yapma!
Zira, "Şeytan seni dürtecek olursa Allah'a sığın!..." âyeti, delikanlıları methetmiyor... (A'raf 200)
İlgili Videolar:
