ALLAH, BİZ DAHA GÜNAH İŞLEMEDEN, İŞLEYECEĞİMİZ GÜNAHI BİLİR Mİ?
Soru: Hocam bir sohebtinizde Allah'ın ilminin sınırsız olduğundan bahsettiniz ve doğacak olan kişilerin dahi cennete ya da cehenneme gideceğini bilen bir ilme sahip olduğunu söylediniz. Bunu biraz açar mısınız?
Cevap: Evet, Allah Teala hazretleri, daha kulunu sınav etmeden bile sınavın sonucunda hangi şıkkı işaretleyeceğini bilir.
Lakin Allah'ın bu bilmesi, kulu seçiminde zorlamaz.
Konuyu daha iyi anlayabilmemiz için büyük tefsir imamı Fahreddini Razi'den bir nakil yapayım:
"Allah, imtihan etmeksizin, doğru söyleyeni ve yalan söyleyeni bilir. Zira Allah'ın ilmi, kendisinde olacak her şeyin, aynen olduğu gibi göründüğü bir sıfattır. Binâenaleyh Allah, mükellef tutup denemeden önce de, mesela Zeyd'in itaat edeceğini, Amr'ın ise isyan edeceğini; mükellef tutunca da, Zeyd'in itaat edip, Amr'ın isyan edeceğini; Zeyd ile Amr'ın yaratılmalarından sonra, Zeyd'in itaat edip, Amr'ın isyan edeceğini bilir. O'nun ilmi hiçbir şekilde değişmez.
Burada değişen, bilinen şeylerin durumudur.
En güzel temsili getirmek Allah'a mahsus olmakla birlikte, biz bunu maddî bir misal ile açıklamaya çalışalım:
Cilalanmış, tertemiz bir ayna bir yere asılıp, bir yöne doğru çevrilsin ve hareketsiz bırakılsın. Sonra önünden beyaz bir elbise ile Zeyd geçsin. Zeyd o aynada beyaz bir elbise içinde gözükecektir.
Yine onun önünden, sarı bir elbise giyinmiş olarak Amr geçsin. Amr da aynada sarı elbiseli görülecektir.
Şimdi kimin zihninde, "Demirden olan bu ayna değişmiştir?" yahut "O kimse, ayna döndürüldüğü için değişik göründü" gibi fikir belirebilir?
Yahut kim o aynanın cilasında değişme olduğunu sanabilir?
Yahut kimin hatırına, o aynanın yerinden oynadığı düşüncesi gelebilir. Hiç kimse, bunlardan hiçbirini aklına getirmediği gibi, aksine burada değişen şeylerin, harici (aynanın karşısındaki) şeyler olduğunu kesin olarak bilir.
Binâenaleyh, Allah'ın ilmini bu misal ile anlamaya çalış. Ama Allah'ın ilmi bundan daha yücedir. Çünkü bu aynanın değişmesi mümkündür. Fakat Allah'ın ilmi asla değişmez..."
(Fahreddini Razi, Tefsir - Ankebut 2-3)