Adem Aleyhisselam Günah İşlediğinde Peygamber miydi?
Adem Aleyhisselam Günah İşlediğinde Peygamber miydi?
"Hazreti Adem'in o vakitte (cennetteyken) peygamber olmadığına kesinkes hükmedenler, birkaç bakımdan delil getirmişlerdir:
Hazreti Adem'in Zellesi Nübüvvetinden Öncedir
1) Eğer Hazreti Adem o zaman peygamber olmuş olsaydı, onun emre muhalefeti peygamberlikten sonra sudur etmiş olurdu, bu ise caiz değildir. Bu sebeple onun, o zamanda peygamber olmaması gerekir. Mülâzemete (birbirini gerektirme) gelince, bu böyledir; çünkü zellenin Hazreti Adem'den sudûru, bilittifak, bu vâkıadan sonra olmuş olmasıdır.
Zelle ise, kebâir nevindendir. Kebireyi (büyük günah) işlemek ise, kovulmaya, hakaret edilmeye ve lanetlenmeye müstehak olmayı gerektirir. Bütün bunlar ise peygamberler hakkında caiz değildir.
Bu sebeple, bu olayın peygamberlikten önce vuku bulduğunu söylemek gerekir.
2) Şayet Hazreti Adem o vakitte peygamber olsaydı, o ya bir kimseye peygamber olarak gönderilmiş olurdu veya olmazdı.
Eğer o, bir kimseye peygamber olarak gönderilmiş ise, bu durumda o ya meleklere veya insanlara veyahut da cinlere gönderilmiş olurdu. Birincisi batıldır, çünkü Mû'tezile'ye göre melekler insandan daha üstündür, dolayısıyla daha aşağıda olanın daha şerefli olana peygamber olarak gönderilmesi caiz değildir. Çünkü peygamber kendisine tâbi olunan (metbû'), ümmet ise, tâbi olandır. Daha düşük olanı daha şerefli olanın metbûu kılmak, aslın hilafınadır.
Yine kişinin, kendi cinsinden olan birisinden sözü kabul etmesi daha çok mümkündür.
İşte bundan ötürü Cenabı Hak;
"Eğer biz onu bir melek yapmış olsaydık bile, yine bir adam suretinde gösterirdik" (En'am 9) buyurmuştur.
Yine, Hazreti Adem'in insanlara gönderilmiş olması da caiz değildir. Çünkü orada, Hazreti Havvâ'dan başka hiçbir insan yoktu.
Bir de Hazreti Havva, teklifleri Hazreti Adem aracılığıyla öğrenmemişti. Çünkü Cenab-ı Hak;
"Ve bu ağaca yaklaşmayın" (A'raf 19) buyurarak, bu emri onlara yüzyüze vermiş, Hazreti Adem'i vasıta kılmamıştır.
Hazreti Adem'in cinlere peygamber olarak gönderilmiş olması da caiz değildir. Çünkü semada cinlerden hiçkimse bulunmuyordu.
Sonra, onun, başka bir kimseye de peygamber olarak yollanmış olması caiz değildir. Çünkü Hazreti Adem'i peygamber yapmaktan amaç, tebliğde bulunmaktır. Tebliğ olunacak hiç kimse bulunulmayan yere, onun bir peygamber olarak gönderilmesinde herhangi bir fayda yoktur. Bu vech, düşünce çok kuvvetli değildir.
3) Cenâbı Hakk'ın: "Sonra Rabbi onu seçti" (Taha 122) ayetidir.
Bu ayet, Allah'ın, Hazreti Adem'i zelleden sonra seçtiğini gösterir. Bu sebeple, zelleden önce, o seçilmiş değildi demek gerekir.
O, bu vakitte seçilmiş bulunmayınca peygamber olmaması gerekir. Çünkü "peygamberlik" ve "seçme işi" birbirinden ayrılmayan iki mefhumdur. Zira "seçme"nin, şereflendirme nevilerinden herhangi birine tahsis etmeden başka bir manası yoktur. Allah'ın, peygamber olarak göndermiş olduğu herkes, bu şerefle tahsis edilmiştir.
Çünkü O: "Allah, risaletini nereye koyacağını en iyi bilendir" (En'am 124) buyurmaktadır."
(Fahreddini Razi, Tefsir; Bakara 31)