ŞEYHE VE ALİME HÜRMET ETMEK ŞİRK MİDİR?
Soru: Selamün Aleyküm hocam. Şeyhinin elini öpmek ona hürmet etmek ondan aşağıda oturmak bazı sapkınların dediği gibi şirk midir?
Cevap: Ve aleyküm selam
Muhammed aleyhisselam'ın huzurundayken, başına kuş konmuş gibi bir edeple ve hürmetle oturan sahabiler müşrik miydiler(!)?
Peygamberimiz, her hutbeye çıktığında, tâbi oldukları Peygamberi alçaktan izleyen sahabiler şirk mi koşmuşlardır(!)?
Efendimiz aleyhisselatü vesselam, Hudeybiye'de saçlarını kestirip “bunları sahabilere dağıtın” emrini verdikten sonra, mübarek saçlarından bir tel olsun almak için birbiriyle yarışan sahabiler şirk içine mi düşmüştür(!)?
Kâb b. Mâlik ve arkadaşları (radiyallahü anhüm), affedilmelerine ilişkin ayetler inince, Rasûlullah'a giderek mübarek ellerini öpmüşlerdir. Allah'ın affettiği bu sahabiler bir insanın elini öperek şirk mi işlemiştir?
Daha önemli soru şudur:
Sahabi efendilerimiz, öncülerimiz; tüm bu hürmet ve sevgi tezahürü içindelerken, tevhid Peygamberi olan Muhammed aleyhisselam, talebelerini neden bu kötü işlerden(!) beri etmemiştir?
Bize İslam dinini getiren Peygamberimiz (aleyhisselatü vesselam)'a hürmet ve saygı nasıl caiz ise, onun getirdiği dini nakleden ve öğreten sahabeye, alimlere ve şeyhlere de hürmet ve saygı göstermek öyle caizdir.
Bunun şirk olduğunu söyleyenler, olsa olsa rahmet Peygamberi Muhammed aleyhisselam ve sahabeleri ile ciddi problemleri olan Mealistler ve Selefîcilerdir...
Useyd İbnu Hudayr radıyallahu anh anlatıyor: "Ensardan mizahçı bir zat vardı. (Bir gün yine) konuşup yanındakileri güldürürken, Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm elindeki çubuğu (şaka yollu) adamın böğrüne dürttü. Bunun üzerine adam:
"Ey Allah'ın Resülü (canımı yaktınız). Müsaade edin kısas yapayım!" dedi. Aleyhissalâtu vesselâm da: "Haydi yap!" buyurdu. Adam:
"Ama üzerinizde gömlek var, benim üzerimde yoktu (kısas tam olması için çıkarmalısınız)!"
Adamın talebi üzerine, Aleyhissalâtu vesselâm gömleğini kaldı(rıp böğrünü aç)tı. Adam, Resülullah'ı kucaklayıp böğrünü öpmeye başladı ve:
"Ben bunu arzu etmiştim ey Allah'ın Resülü!" dedi." (Ebu Dâvud, Edeb 160, (5224)