ERKEK HOCALARIN KADINLARA VAAZ VERMESİ CAİZ MİDİR?
Soru: Hocam selamun aleykum. Size bir sorum olacaktı. Orta yaşlarda erkek hocaların, memleketimizde vaizelerimiz olmasına rağmen ve zorakiyet te olmamasına rağmen bir kız yurdunun mescidinde kız öğrencilerle tıkış tıkış oturup sohbet yapması ne kadar dogrudur? Caiz midir? Bazen çok mu abartıyoruz dinimizin sınırlarını çok mu zorluyoruz bu kadar rahat olarak. Ya da bu soruyu soran bi kardeşiniz olarak ben mi bu durumları abartıyorum? Merakla bekliyorum inşallah cevaplarsınız selamun aykum.
Cevap: Ve aleyküm selam
Erkek hocaların kadınlara vaazü nasihatte bulunması, vaaz edilen yerde kadınlar arkada erkekler önde olmak şartıyla yapılmasında bir sakınca yoktur.
Bu konudaki sohbet düzeni, Resulullah Efendimizin mescit düzeniyle aynı olmalıdır: (Övgüler ve selam üstüne olsun)
Erkekler önde, çocuklar ortada, kadınlar arkada...
Ebû Said el-Hudrî (radiyallahü anh) rivayet ediyor:
Bir kadın, Rasulullah'a (sallallahü aleyhi vesellem) gelerek şöyle dedi: “Ya Rasulallah! Sohbetinizi dinlemek için erkeklerden bize fırsat kalmıyor. Her zaman huzurunuzda onlar bulunuyor, öğreniyorlar. Müsâit zamanınızdan bize de bir gün ayırın, o gün gelelim, Allah’ın size bildirdiğinden bize öğretin.”
Bunun üzerine Resulullah efendimiz, “Falan günde, falan yerde toplanın.” buyurarak sohbet için belli bir gün ayırdı. Resulullah aleyhisselam, belirlenen günde hanımların bulunduğu yere geldi ve Allah’ın kendisine öğrettiğinden kadınlara anlattı ve şöyle buyurdu:
“İçinizden hiçbir kadın yoktur ki, çocuklarından üç tanesini kendinden önce âhirate göndersin de, onlar kendisi ile cehennem arasında bir engel olmasın.”
Onlardan bir kadın, “İki çocuk da öyle değil mi?” diye sordu.
Rasulullah iki defa tekrarlayarak “İkisi için de öyledir.” buyurdu. (Buharî, İ’tisâm:9; İlim: 35.)
Hadisin şerhinde Peygamberimize müracaat eden kadının Esmâ binti Yezid olduğu rivayet edilir. (Umdetu’l-Karî, 25: 48)
Fethu’l-Bârî’de yer aldığına göre, Ebû Hureyre böyle bir hadisenin başka bir zamanda da cereyan ettiğini ve Rasulullah, “Falan hanımın evinde toplanın.” dediğini beyan ederek, Rasulullah'ın oraya gidip, hanımlara sohbet ettiğini bildirir. (Fethu’l-Bârî, 1: 158)
İbni Hacer, bu hadis-i şerifin açıklamasında ayrıca şu hükme de dikkat çeker:
“Bu hadis, sahabi kadınların dinlerini öğrenmek için gösterdikleri hırsı ve ciddiyeti gösterdiği gibi, hanımlara dini meseleleri öğretmek için belli bir zaman tayin etmenin caiz olduğunu gösterir.”
Bir başka hadisi de Abdullah bin Abbas rivayet ediyor:
“Rasulullah (aleyhisselatü vesselam) mescitte vaaz ettikten sonra kadınlara duyuramadım zannıyla yanında Bilal olduğu halde erkek saflarından çıktı, kadınların tarafına geçti ve kadınlara vaaz ederek onlara sadaka vermeyi emretti. Sözleri o kadar tesir etti ki, kadınların kimi kulaklarındaki küpeyi, kimi parmağındaki yüzüğü çıkarıp atmaya başladı. Bilal de onları eteği içine topluyordu." (Buharî, İlim, l: 32)
Bu hadisten çıkan hükmü Bedruddin Aynî, İmam Nevevî’den naklen şöyle ifade eder:
“Bu hadisten, hanımlara vaaz ve nasihat etmenin, onlara âhireti hatırlatmanın, İslâmî hükümleri anlatmanın ve sadakaya teşvik etmenin müstehab olduğu anlaşılmaktadır. Ancak bütün bunlar yerine getirilirken gerek konuşanda, gerekse dinleyende kalbini fesada sürükleyecek durumların, fitneye düşme endişesi ve benzeri menfi hallerin ortaya çıkmaması gerekmektedir." (Umdetu’l-Karî, 2: 124)