İSLAM'IN EMİRLERİNİ REDDEDEN BABAMA KARŞI NASIL DAVRANMALIYIM?
Soru: Selâmün aleyküm hocam. Size soru sorularım olacak. Ben Almanyada yaşayan biriyim. Buraya gelen türklerin coğunluğu dini konuları araştırmadan yaşamışlar, ve yaşıyorlar. Gayri müslimlerle aralarına mesafe koymamışlar. İşte benim babamda böyle büyümüş. Biz iki kardeşiz ve babam bize şimdiye kadar dini bakımdan hicbir eğitim vermedi ve umursamadı. Annem ilgilendi elinden geldiği kadar, kendi Türkiye'den geldi. Ailemiz yani malesef ikiye bölündü. Babamın kötü alışkanlıkları yok, ama dini konulara gelince, malesef nefsine yenik kalıyor ve cok duyarsız. Annem ve ben, bu haram yaşanılan ortamda, oldukca islama uygun yaşamaya calısıyoruz çok şükür. Yedik, içtiklerimize, tessettüre dikkat ediyoruz. Ama babam bu konuları önemsemiyor. Bizimle dalga geçiyor. Mesela: Anemme sen Tesettürlü olsaydın ilk evlendiklerinde, seninle evlenmezdim. Git yüzüne pece tak davgez diyor. Bana da, böyle Tesettürlü olursan evlenemezsin diyor. Kardeşim Tesettürlü değil ama annem çabaliyor onada. Bu akşamda camide sohbet vardı, babam yine gelmek istemedi, ve biz camiden gelince yine aynı şeyleri söyledi. Biz ona islamiyetin emrettiklerini söyledikçe, o bize siz kafayı sıyırmışsınız diyor ve kabul etmiyor. Nefisi çok kuvvetli, rahatına düşgün. Bu yüzden bu konuda hep tartışmalar oluyor. Biz ona islamın emrettiklerini söyledikce o bize inanmiyor, dalgasını geçiyor.
En küçük birşey de öfke patlaması yaşıyor bizi hemen susturuyor. Kardeşimi annem düzeltmeye calışıyor ama babam kötü örnek olduğundan başaramıyoruz. Sorularım şunlar: Ben bir kız olarak islami yönde babama nasıl davranmam gerek, ona babam olarak hiç bir sıcaklık hissetmiyorum, onu sevmiyorum? Bir evlat olarak bizi büyüttü ( maddi yönde). Annemde ondan soğudu, nasıl davranması gerek? Ne yapmalıyız sizce dini bakımdan? Babam çoğu şeyleri araştırmadan inkar ediyor, dini şeyleri, annemle nikah durumu bu arada ne olacak? Özür dilerim, bu kadar uzun yazdığım için. Hakkınızı helal edin...
Cevap: Ve aleyküm selam
Ne kadar eksikleri ve hataları olsa da, hatta müslüman olmayıp İslam'dan ayrılsa bile, babanıza iyi bakmak ve dünyaya ait emirlerini tutmak zorundasınız.
Ancak dine ait emirleri tutmamanızı isterse, bu konuda ona itaat etmeniz haramdır. Allah'a ve Resulüne itaat etmek zorundasınız.
Son Peygamber Muhammed aleyhisselam buyurdu;
“Allâh’a isyan olan yerde kula itaat yoktur; itaat, ancak meşrû olanda gerekir.” (Buharî, Âhad 1)
Kadının tesettürü Allah'ın emridir.
Sizi yaratan ve yoktan var eden Rabbinizin emrinin aksini kim söylerse söylesin, itaat etmeniz caiz değildir. Dini konularda anne babanın, "böyle yapmazsan sana hakkımı helal etmem" gibi tehditleri de geçersizdir.
Babanıza Allah'ın şu ayetini gösterin ve Kur'an'ın tamamına inanıyor musun baba diye sorun:
“Mü’min kadınlara da söyle, gözlerini haramdan sakınsınlar, ırzlarını korusunlar. (Yüz ve el gibi) görünen kısımlar müstesna, zînet (yer)lerini göstermesinler. Başörtülerini ta yakalarının üzerine kadar salsınlar…” (Nur 31)
Bu, meselenin size bakan yönüdür.
Annenizi ilgilendiren yönü ise biraz farklıdır.
Şayet babanız, islam'a inanmadığını ya da Kur'an'ın bazı ayetlerine inanmadığını söylüyorsa mürted olmuş ve dinden çıkmış demektir.
Böyle yaparak annenizle olan nikahı da düşmüş olur. Babanızın tekrar şehadet getirerek İslam'a dönmesi ve peşinden nikah tazelemesi lazım gelir. Bunu yapmazsa, anneniz ve babanız her beraberliğinde zina etmiş günahı alacaklardır.
Eğer babanız açık bir şekilde İslam'dan ayrıldığını söylerse, anneniz de babanızdan ayrılmak zorundadır. Zira hiçbir müslüman kadın, dinen kafir olmuş olan kocasıyla evli kalamaz. Nikahı düşmüş olur.
Konuya delil olan ayet şudur:
"Müşrik kadınlar iman etmedikçe onlarla evlenmeyin. Mümin bir cariye, çok hoşunuza giden müşrik bir kadından daha hayırlıdır. Mümin kadınları da, onlar iman etmedikçe, müşriklere nikâhlamayınız; Mümin bir köle hoşunuza giden bir müşrikten daha hayırlıdır. Müşrikler sizi cehenneme dâvet ederler. Allah ise sizi kendi izniyle, cennete ve mağfirete dâvet eder ve üzerinde düşünüp gerekli dersi alsınlar diye âyetlerini insanlara açıklar." (Bakara 221)
Bunun için fukaha, 'Müslüman bir kadının, bir müşrik ya da Kitap Ehli bir erkekle evlenmesi caiz değildir.' demiştir. (Siracül-Vehhac – Halvani.)