Almanya’da genç nüfus yok artık. Her sokakta bir yaşlı evi yapmışlar.
Çocuklar, anne babaları 55 yaşına gelince evden atıyor ve bir yaşlı evine yerleştiriyorlar!
Amerika’da ise gençlerin birbirlerine sordukları bir soru vardır:
“Babana ilk kaç yaşındayken yumruk attın?”
Bu, onların kendi arasındaki bir büyüme işareti ve bir güç göstergesidir.
Bu durum, bizim birbirimize “kaç yaşında evlendin” diye sormamız gibi. Yozlaşmış ve serserileşmiş bir gençlik…
Müslüman gençliği de bu hale sokmak için var güçleriyle çalışıyorlar.
Medya, basın, filmler ve teknoloji; her şeyle saldırıyorlar.
Bu çalışmalarına bir örnek vereyim:
Papaz Samuel Zwemer, Müslümanlar arasında çalışan Protestan misyonerlere şu tavsiyede bulunmuştur:
"Bir Müslümana dinini bırak dersek onların İslam'ı bırakmaları asla mümkün değildir. Nitekim 25 yılda ancak 25 Müslümanı dininden vazgeçirebildik. Bizler Müslümanlara, "Sizlerin dini değerli mücevherlerle dolu bir gemi gibi ama bu gemi bu yükü taşıyamıyor. Karşı kıyıya sağ salim varmak için üstündeki yüklerden biraz biraz atmanız lazım deyip sonra mübahlardan, sünnetlerden; vaciplere ve en sonunda farzlara kadar olan o geminin yüklerinden attırmalıyız. Böylece gemi karşıya geçse de boş olarak geçmeli."
Eğer Müslümansan, düşmanın çok olacaktır, hazır ol...
“Müminin dört düşmanı vardır: Kendisine hased besleyen mü'min, ona kin duyan münafık, yoldan saptıran şeytan ve onunla savaşan kâfir.” (Camiussağir 7352)
İçeriği ve reklamları kişiselleştirmek, sosyal medya özellikleri sunmak ve trafiği analiz etmek için çerezler kullanıyoruz. Sitemizi kullanımınızla ilgili bilgileri ayrıca sosyal medya, reklamcılık ve analiz iş ortaklarımızla paylaşabiliriz. İş ortaklarımız, bu bilgileri kendilerine sağladığınız veya hizmetlerini kullanırken topladıkları diğer bilgilerle birleştirebilir.